26.12.10

EQlay.ne

IQ'mun tükenmeye yüz tuttuğu şu günlerde meseleleri EQ ile hallettim, hallettim. Ama o da öyle spesifik bir kuşun eti değilmiş, yenmezmiş. Perşembe günkü Advanced Econonmic Theory sınavı en basitinden, duygusal bağ kurdu muydu insanın altından kalkamayacağı bir meydan muharebesi. Ya da kahve kültürümün halen daha 3ü1arada'dan öteye geçememesi, nasıl bir ızdırap olduğunu bilen bilir. Vize verecek kişi çok, o konuda sorun yok da, bir ülke olarak Portekiz'in 7 Ocak'taki tavrı başlı başına bir imtihan, duygusal bağlamda. İnsan bu, sıkılıyor, uçmak istiyor, ama geçen gün rüyamda gördüğüm düşen Thy uçağına ne demeli? Düşe düşe bizim apartmanın arkasına düşmesini neye yormalı?

Google Reader'a girdiğim çok oluyor, ama daha işin reader kısmına gelmeden 'mark all as read' refleksim devreye giriyor, bir arkadaşa bakıp çıkmak gibi. Kötü. Ama Ipod'un Reader'ına istiflediğim bir blog var, onun o 148 yazısını en az çarpı üç kere okudum, o kadar doyamıyorum yani. Geçenlerde yine son yazısına geldim, "no more items to read" dedi mendebur, kötü oldum. Buraya benim o bloga gittiğim kadar sık gelen olmuyordur ama geleni de boş yollamamak lazım, bize yakışmaz. Geleyim, iki kelam edeyim dedim. IQ, EQ bahane.

Gerçi o 'no more items to read' ikazının hemen altında "go home" teklifi de vardı. İstesem eve mi götürecek yani beni? Külliyen yalan. Ben Ipod'umu çok mu ciddiye alıyorum, EQ'dan olacak zaar, çok mu alınıyorum? IQ'yu lisede bitirdim ÖSS ile, EQ bitmese bari.

Hiç yorum yok: