14.2.11

yolculuk nereye mon cher´im

Evvelsi aksam sirtustu yatarken hapsirinca çikan her sey bir saniye sonra yuzume geri indi. Ama bu karmaya olmayan inancimi pekistiremedi, nasil pekistirsin? Aklima kurkcu dukkani hikayesindeki tilkinin makus talihini getirdi, o kadar. Dukkan deyince kafa durmadi, kisisel tarihimde yer etmis butun dukkanlari gezdi. En son buraya kadar geldi. Efendim, maruzatim soyle:

Mikail efendi islerini olur olmaz erteleyince, yani gecen sali yagdirmasi gereken yagmuru dune kadar bekletince, yetmezmis gibi bir de ustune saat farki binince geçen sali yazmayi planladigim yazi bugune kaldi. Arada gecen zamanda turistçilik oynadik. Neresinden baslasan, neyi luzumsuz gorup atlasan bir dert. Hem klavyede cok muhim harfler de eksik, hic girismesek mi oyle islere? Zaten ikameti yarim metre oynatinca depresyona giren vucudum solugu Portekiz´de alinca yapmadigini birakmadi. Alt dudak komple ucuga teslim, burun nahiyesinde gribal enfeksiyonlar. Dunyanin bu ucunda anlatacak çok sey var ama techizat sikintisi cekiyoruz.

Ikameti Benfica´ya aldirdik bir sureligine. Daha evvel evimiz Buca Stadi´na bes dakikaydí, simdi Estadio da Luz´a yurume mesafesindeyim. Simdi derse gidiyorum ama ogleden sonra bi çayimi içmeye beklerim.

6.2.11

son kıllanma tarihi

Kendisine sadece Camera Obscura yakışan bir takım hâletiruhiyelerde, akıllara fikirler geliyor. Yazık ki bu gibi durumlar tebdilimekânın İstanbul'da bir kafe adı olarak kaldığı zamanlarda vuku buluyor. Bazısı fırsat buldukça açar new post'u, ben vuku buldukça açıyorum.

Bizzat futbolcu olmaya gerek yok, pas alışverişi hayatın her evresinde vuku bulan bir şey (vukubular?), yeter ki görüş alanında pas verecek bir arkadaşın olsun. O mevkide top koşturan birçok insan il sınırlarının çok dışında olduğundan, deplasmana gitmeyenler de muhtelif sakatlıklarla boğuştuğundan hissiyat aleminde işler kesat.

Özellikle karşı cinste denk geldiğim, adresini henüz bilmediğim, bilmek istemediğim bir takım durumlar; cebren ve hile ile yüz yüze baktırıldığınız, göz göze getirildiğiniz bir takım insanlar. Bir insanın iki kaşı aynı paralelde olmadı mı hangi sonuca varmalı? Ancelotti'deki karizmayı tenzih edelim de işbu gözleşmedeki karşı tarafın koordinatlarını alıp enine boyuna bir kez daha düşünmemeli mi? Aynı meridyende seyretmeyen burna aşinayım da yukarı doğru kalkan kaş sonra dönmek üzere atladığım bir Mat2 sorusu - ki boş bırakılanlar unutulmaz, bu yazı en güzel kanıtı.

Tek kaşımı kaldıramadığımdan benimkisi daha çok diğer teki indirmek oluyor, sağlaması gibi aslında ama değil; Türkçe'de afaki çaba diye geçiyor. Kaşlardan birine dokunmadan kalkan diğerine bu atarım, bakışlarından korktuğum insandan imtina ederim. (Bu korkumun temeli vaktizamanında tek kaşı bir türlü inmeyen, indiremediğimiz, Makbule Teyze'ye kadar dayanır, ne şirret komşumuzdun sen Makbule Teyze?) Birine dokunup bir başkasına dokunmayan meselelere de ayrıca dokunayım. Böyle de çok dokunaklı oldu ama Cün.