31.10.09

Böyle bakınca sizce de yekta kopan’ı andırmıyor muyum?

İzmir’de 35dakika sahnede kalıp kişi başı 30tlyi cebe indiren Inna, şüphesiz bugünün büyük bir kısmını Ankamall’de geçirenlerin başına gelebilecek en kötü şeydi ve geldi. Neşeli Günler şımarığı Mavi’den tutun da Bospa esnafı Bershka’ya kadar herkes, arkadaşlarıyla bir güzel gün geçirmek hayalindeki genç dimağları analarından doğduklarına pişman ettiler. Bunları bastıran bizim hunharca kahkahalarımız olunca ben acı gerçekle anca yurda vardığımda yüzleşebiliyordum ve arkada bir yerlerde birileri “fılaay layk yu duit layk yur haay layk yu” diye yineleyip duruyordu. Aynı sessizlik bana yarın öğleden sonraki Ankara’yı düşündürttü ve fark etmeden edemedim: Aslında Ahi Evran Türkçe Öğretmenliği’nde okuyanlar veya Marmara Hukuk’takiler ya da Odtü Elektrik Elektronik Mühendisliği’ndekiler veyahut Ege Biyoloji’dekiler dünyanın en şanslı insanları ama farkında değiller. Öyle. Sonra Eralp bana “insanlara güzel şeyler söylemiyorsun.” diyor. İki cümle öncesine kadar dünyanın en romantik insanı ben değildim de kimdi?

27.10.09

futurama

Bizim okulda kulüpçülüğün olmazsa olmazı iktidar yancılığı. Dersi alabilmeniz içinse önkoşul kraldan çok kralcılık. Bütün bunları duyarak değil görerek öğrenmek ise hayatıma son bir ayın en büyük girdisi. Sonuçta case study diye de bi şey var. İnsanlar ne paralar döküyorlar bunun peşi sıra. Benimse iki kolumdan omuzlarıma kadar altın bilezik. 4.sınıflarının mezuniyete dair planlarının “Güney yarım küreye inerim.” şeklinde olduğu bir okulda CV kaygısı anlatılmaz yaşanır.

25.10.09

get me away from here im dying

didem said:
yarın kuş gribi testi yaptırcam
cüneyt said:
domuz gribi daha moda
onu düşün



18.10.09

ömürboyufarkındalıkdoktrini

biloga yazmadığım, parmaklarımın boş durduğu anlamına gelmez.

13.10.09

eski sevgilisi polyanna olan çocuk

olsaydık ben olurdum.

onun dışında bekleyin.
hele bi pazartesi geçsin.
hele bi laptobum gelsin.
hele bi istatistik girsin.

7.10.09

oda arkadaşımın aksine benim facebooktan mesajlaştığım çok az arkadaşım var.

ama bu ben; bi de şey, status ve blog postlarından pazarlamaya yönelmişsin hissi oluşuyor. fütürizm falan hiç katmıyorum bak. ama sen derslerden bahset. diye mesaj atınca; oha, his verebilecek kadar içindemiym ben bu olayların:)
pazarlama , reklamcılık, iletişim guzel şeyler. biraz da "boş", benlik :P güzel afiş tasarlıyorum bu arada;) o siteye 1 milyar öneren oldu:D şans biraz da.

dersler basladı işte, sosyoloji ve politika sardı. ekonomi saramadı henuz ama hocanın macbook airi olması, ona da katılmamı sağlıyor;)

olm sosyolojide avrupada kahve etiği gibi bi konuyla falan başladık. çok hoşuma gitti lan. ayrıca mesajın ustteki kısımlarında ciddi tavrımı da görmezden gelme;) bölüme geçince , haliyle:) ahhaah:)

müzik devam ediyor. klasik koro çalışmasından geldim daha şimdi. "volo the band" adlı grupta davul çalıyorum. beşiktaşta çadır diye biyerde çıkıcaz 19 ekim de sanırm, onun heycanı var. canlı muzik gibi değil bu kez, giriş 10 tl olacak, konser bildiğin:D

ik da gelecek goruyorum lan, iletişim departmanına girdim orda. uyum sağlamam kolay olur. hoş, gerçi daha bir kez gitti de , altından maymun iştahım çıkmazsa devamı gelir gibi.

showband diye bişy var muzik klubunda. muzikal gibi. onun vokal secmelerine giriyorum p.tesi. o da olursa haftaiçi 5 den sonra full dolu oluyo. kaldırabilrmiym bilmiyorum ama, showband guzel.

kız arkadaşım yok, uzun sureli bişey olsun da sonra evlenelim mi, yoksa sisteme uyumlu olsuni takılalım mı ikileminde kaldım. şuan ikisinin de insanları belli:) gerçekten zor vbi vicdani süreç. kararsızlıklar ve melankolik zamanlar:s

ev arkadaşlarımla aram kötü. her an siktiri yiyebilrm ya da biri gidebilr ya da evi dağıtabilrz gibme geliyor.
siktiri yemem en karlı olanı zira drpozito ve bir mmiktar esya parası olarak 500 mlyon koparabilrm gibime geliyor. onla da hiisarustnde bi eve çıkabilrm.

ailemle aram kötü. bugüne kadar hiç olmadığı kadar. herşey bu kadar yoğun ve mutluluk verici giderken, inanılmaz duygusal boşluk, suçluluk ve yakışamama hissediyorum. annemle falan konuşmadım uzn suredir, kendime yakıştıramıyorum:S

anyway, hayat boyle. bu vesileyle yapmam gereken bişeyi yapmış gibi hissediyorum lan, bi rahatladım. sanırım bu yazımı bloga postlamalıym:D şeklinde cevap verecek olanların azlığındandır. herkes böyle müthiş olacak değildir. bunda gücenecek bir şey yoktur.

5.10.09

feedback


Ödevler. Ödevler. Ödevler. Oysa ertesi gününe geometri sınavımın olduğu, benimse maç izlediğim akşamlar ne de güzeldi. Sonuçta başarı bir uç kutusunda gizliydi. "Neden tombo değil de mikro uç kullanıyorsun?" diye soranları da aramızda görmek isterdik, bizde kin tutmak olmazdı.